Tiroid Bezi

Home / Tiroid Bezi
Tiroid Bezi

Tiroid Bezi

Tiroid bezi boyunda nefes borusunun hemen önünde yer alan ve tiroid hormonu salgılayarak vücutta tüm sistem ve organların işleyişini düzenleyen bir bezdir. Bu tür bezlere endokrin bez denir sinir sisteminden sindirim sistemine kadar hemen hemen tüm sistem ve organların işleyişini düzenleyen bir bezdir. Tiroid bezi boyun ön bölümünde Adem Elması’nın altında bulunur.

Bezin sağ lob ve sol lobu vardır ve bunlar istmus denen bölümle birbirine bitişik halde bulunur. Tiroid bezi, toplam 3 tane hormon üretir ve bunları dolaşıma salar

Tiroid bezinin altında hemen yakın komşuluğunda ses tellerine hareket emirlerini taşıyan sağ ve solda bir çift sinir bulunur.

Tiroid bezi vücudumuzda ortalama 25 gr. Ağrlıkta olmasına rağmen ürettiği tiroid hormonu ile yaşamımızda çok önemli bir yer tutar. Tiroid bezindeki en sık karşılaşılan hastalıklardan biri tiroid nodülleridir. Elle muayene edilerek kadınların % 5’inde erkeklerin % 1’inde tiroid nodüllerine rastlanabilirken bu muayene ultrasonografi ile yapıldığında tiroid nodülü saptanması % 20 nin üzerinde olabilir.Tiroid nodüllerinin % 5-10’unda tiroid kanserine rastlanmaktadir. Özellikle 1 cm ‘den büyük olan tiroid nodülleri potansiyel olarak tiroid kanseri açısından değerlendirilmelidir.Çok nadir olarak 1cm’den küçük nodüllerde bu ihtimal vardır.

Tiroid kanseri açısından risk altındaki hastalar baş boyun bölgesine radyasyon almış kişiler, birinci derece akrabalarında tiroid kanseri öyküsü bulunanlar, Çernobil faciasının etkilediği bölgelerde yaşayanlar sayılabilir.

Tiroid kanserinin ortaya çıkış sıklığı son 30 yıl içinde dünya çapında artış göstermektedir. Bunun önemli nedenlerinden biri daha sık tanı konulmasıdır. Günümüzde saptanan tiroid kanserlerinin neredeyse yarısı 1cm veya daha küçük kanserlerdir. Yine son 30 yıl içinde tanı konan tiroid kanserlerinin %90’ı 2cm.den küçüktür.

Tiroid kanserinin ortaya çıkışının artmasına rağmen küçük tümörlerin ve iyi diferansiye denilen (papiller ve folliküller tiroid kanserleri) tiroid kanserlerinin tedavisinde başarı artmaktadır.İyi diferansiye (Papiller,folliküller tiroid kanserleri) tiroid kanserlerinde tedavi sonrası bayanların 10 yıl sağ kalımları 1970’li yıllarda %93 iken 2000’li yıllarda bu oran% 97’nin üzerine çıkmıştır.

Yine tiroid kanserlerinin ortaya çıkışları kadınlarda 40 yaş civarında erkeklerde ise 50-60 yaşlarında pik yapmaktadır.Kadın hastalarda tiroid kanseri tedavisinde başarı artarken erkek hastalarda tedavi sonrası ölüm oranı %2,4 civarında artış göstermektedir. Bu sonucun önemli nedenlerinden biri erkek hastalarda geç teşhis konulmasıdır. Yine erkek hastalarda ilk tiroid kanseri tanısı konulduğunda uzak metastaz yani tiroid kanserinin vücudun başka bölgelerine sıçramış olma ihtimali kadınlara göre 2 misli fazladır.

Tiroid kanserlerinin tedavisinde tiroid bezinin cerrahi yolla çıkarılması hastaların büyük kısmında şifa sağlamaktadır.Tiroid kanserinin boyutuna ve cinsine göre tiroid ameliyatları tiroid bezinin bir kısmının çıkartılmasından, tiroid bezinin tümünün çıkartılmasına ve bazen boyundaki bölgesel lenf bezlerinin alınmasına kadar genişletilebilir. Bu ameliyatlar aslında kolay ameliyatlardır.Ancak tiroid ameliyatları sırasında ses tellerine giden sinirlere ve vücudumuzun kalsiyum metabolizmasını kontrol eden paratiroid bezlerine hasar vermek bu ameliyatların en önemli komplikasyonlarıdır. Bu komplikasyonlar oluştuğunda ameliyat sonrasında hastaların hayat kalitesinde önemli sorunlar oluşmaktadır. Tiroid ameliyatları konusunda deneyimli cerrahların ellerinde kalıcı ses teli felci veya kalsiyum bezi diye bilinen paratiroid bezi hasarı % 0-1 civarındadır. Yine tiroid ameliyatlarından sonra önemli konulardan biri boyunda göze çarpan yara izidir. Uygun şekilde yapılan ve kapatılan tiroid cerrahisi kesileri bir süre sonra adeta görünmez olmaktadır. Genellikle erken evre tiroid kanserlerinin ameliyatla tedavileri sonrası hastalar 24 saat içinde evlerine dönmektedir

Tiroid kanserleri için yapılan tiroid ameliyatlarından sonra çıkan patoloji sonuçlarına bağlı olarak bazı hastalarda halk arasında atom tedavisi olarak bilinen radyo aktif iyod tedavisi gerekebilmektedir.

Tüm bu tedaviler sonrası hastaların mutlaka bu konuda uzman hekimler tarafından uzun süreli takipleri gerekmektedir.Bu takiplerde boyun ultrasonografi,tiroid hormon değerleri, tiroglobulin seviyeleri, bazen tüm vücud iyot tarama sintigrafileri gerekebilmektedir.

Sonuç olarak tiroid kanserlerinden korkmamak tedavi başarısının çok yüksek olduğunu bilmek ve gerekli zamanda kontrol edilmek çok önemlidir.

Randevu ve Bilgi İçin Tıklayınız.